Çocukken okumuş olduğumuz eski Conan çizgi romanları aynen bu satırlar ile başlar. Bugün bilgisayar ve internet dünyasının bize sunduğu imkanlar sayesinde, yıllarca çizgi roman ve filmlerini takip ettiğimiz bu efsanevi karakterin yaşadığı diyarlarda gezinip, aynı havayı soluma fırsatını yakalıyoruz. Robert E. Howard tarafından 1932 yılında yaratılan bu efsane, artık kanlı ve canlı bir şekilde karşımızda. Age of Conan, MMORPG platformundaki diğer rakiplerine karşı büyük bir avantaj ile karşımıza çıktı. Daha başlangıcını bile bilmediğimiz yepyeni bir hikayeden ziyade, uzun süredir beyinlere kazınmış bir altyapı ile çıktı karşımıza. Aslında Age of Conan'ın türünün diğer örneklerine göre farkının, sadece köklü geçmişi ve hikayesi olmadığını baştan belirtmek gerekir...Öncelikle ırklar & karakter yaratımı gibi konulardan bahsetmek isterim. Oyunu yükleyip de karakter yaratma ekranına geldiğimiz anda ilk dikkatimizi çeken şey, bu oyunda diğer birçok MMORPG' de olduğu gibi Elf, Dwarf, Orc, Troll & Undead gibi ırkların, oyuna dahil olmadığıdır. Hyboria diyarı türlü gizemler içeren bir dünya olmasına rağmen, hikayesi ve yapısı itibari ile oyuncularına farklı ırk ve kültürlerden oluşan medeniyetler şeklinde yaşama imkanı sunmuştur. Bu platforma dahil oyunlarda, insan ırkından farklı bir ırkta karakter yaratıp, o karakteri canlandırmayı tercih eden oyuncular için belki birazcık hayal kırıcı olabilir. Ancak bahsi geçen üç ırk için ( The Aquilonians, The Cimmerians & The Stygians ) çok geniş imkanlar sağlayan bir karakter yaratma ekranı çıkıyor karşımıza. Karakter yaratma ekranının detaylarından bahsetmeden önce, dilerseniz bahsi geçen üç ırkı kısaca özetleyelim.
The Aquilonians: Batının güçlü krallığı olan Akilonyalılar, Conan'ın yönetimindedir. Ticaret konusunda gelişmiş bir yapıya sahip olması, şehirlerinin zengin tüccarlar tarafından sıkça ziyaret edilmesini sağlamıştır. Coğrafi yapısı itibari ile verimli toprakları ve bol su kaynakları, Kimerya ve Stigya için her zaman çok cezbedici olmuştur. Ancak bu görkemli şehirler, insanları tarafından zenginleştirilmiş kültür ve krallığın bol kaynakları başta Kral'ın özel kuvvetleri ( Black Legion ) olmak üzere, bu savaşçı ırk tarafından çok iyi bir şekilde korunur. Bu topraklarda herkes din konusunda serbest olmak ile birlikte, genel anlamda Mitra inancı benimsenmiştir.
The Cimmerians: Kuzey dağlarının etrafında küçük kabileler olarak yaşayan bir ırktır. Her an savaşa hazır bir durumda olan bu ırk, yaşamak için savaşın tek yol olduğunu benimsemiştir. Güneyin gelişmiş egemenliklerine karşı her zaman ayakta durmuş bu barbar ırk, Atlanteans ( Atlantisliler ) soyundan gelir. Yaşadıkları toprakların çetin iklimi onları daha da dayanıklı kılmıştır. Göz alıcı derecede uzun boylu ve kaslı olan bu ırk için zayıflığa yer yoktur. Aslen Conan'ın ırkdaşı olan Kimeryalılar medeniyetten uzak bir ırktır. İnanışlarında savaş tanrısı Crom'u yücelten bu ırk, tanrılarının öngördüğü gibi bir hayat sürdükleri müddetçe, ebediyette Crom'un evinde misafir olup, kahramanlıklarının hikayelerde anılarak ruhlarının anılacağına inanır.
The Stygians: " Güneyin Yılanları " lakabı ile anılan Stigyalılar, sinsi ve kendilerinden başka herkese şüphe ile yaklaşan bir yapıya sahiptir. Teokratik bir yönetime sahip olan Stigyalılar, tanrıları olarak Set'i ( Yılan Tanrı olarak da bilinir ) benimsemiştir. Ayrıca Stigyalılar diğer ırklar gibi kılıç & kalkan kuşanmaktansa, demonik güçler ve karanlık büyü sanatlarına yönelmeyi tercih etmiştlerdir. Ölüm ve ölümsüzlük konusunda bitmek bilmeyen bir takıntıya sahip olan Stigyalılar, Set'in topraklarını terk etmenin onlara uğursuzluk getireceğine inandıkları için, genelde Stigya topraklarından ayrılmamayı tercih ederler.
Irklar konusunda önemli bir detay daha sözkonusu. Hikayenin bütünlüğü ve bahsi geçen üç ırkın yapısına uygun olarak, karakterinize seçmiş olduğunuz ırk ve class'lar konusunda bir takım sınırlandırmalar sözkonusu. Örneğin ırk seçiminizi Stigyalı olarak gerçekleştirdiğiniz takdirde Conqueror, Guardian ya da Dark Templar v.b bir class seçmeniz mümkün değil. Ancak ırk & class seçimleri, karakter yaratma ekranında birbirine kombine bir şekilde olduğundan bu sınırlandırmalar bize pek problem yaratmıyor.
Irklarımıza kısaca bir göz attıktan sonra dilerseniz karakter yaratma ekranından bahsedelim. Görünüşe bakılırsa Funcom bu konuda rakiplerini ve online oyuncu kitlelerinin isteklerini dikkatlice incelemiş durumda. Karakter yaratma ekranına baktığımızda karşımıza gerçekten de çok zengin bir menü çıkıyor. Irk ve class seçimini gerçekleştirdikten sonra elimize sunulan imkanlar oldukça geniş. Karakterinizin boyu, vücut yapısı ve üzerinde bulunan dövmeler ya da yara izlerine kadar birçok detay oyuncunun seçimine kalmış. Diğer birçok oyundaki kalıp gibi birbirine benzeyen karakterlerden farklı olarak, biraz zaman ayırdığınız takdirde ( ki karakter yaratma ekranında saatlerce vakit geçirdiğimi söyleyebilirim ) dış görünüş olarak eşsiz bir karakter yaratmanız mümkün. İnsan anatomisi konusunda Funcom'un çok özenli bir çalışma gerçekleştirdiğini söylemek gerekir. Oyuncu tarafından mantıklı oranlar ile ayarlandığı sürece karakterinizin vücut yapısı, gerçek hayattaki anatomik insan yapısı ile birebir örtüşüyor. Özellikle karakterimizin yüz tasarımı konusunda çok geniş ve opsiyonel imkanlara sahibiz. Çene, kulak ve dudak yapısından tutun ( ki dilerseniz kırık burunlu bir karakter bile yaratma imkanı sunulmuş ), iki gözün birbirine olan yakınlığı / uzaklığı bile ayarlanabilir durumda. Ayrıca karakter için istendiği takdirde yüz makyajı, saç & sakal, yüz ve vücut dövmeleri konusunda da bolca seçeneğimiz var. Ayrıca bu tarz detayları random ( rastgele ) olarak ayarlayabileceğimiz bir seçenek de bizlere sunulmuş.
Sırada class ( sınıf ) seçeneklerimiz var. Class' lar lar konusunda da oldukça yenilikçi bir çalışma yapılmış. Class' lar ile ilgili detaylardan sonra oyunun savaş sistemine değinmek istiyorum, ancak öncelikle class seçimi konusundan bahsetmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda gerçekten çok ama çok önemli bir önerim olacak;
Age of Conan oynamaya karar vermeniz durumunda, karakter yaratmadan önce mutlaka belli bir süre class'lar ile ilgili ön araştırma ve bilgi edinmenizi tavsiye ederim. Bu güne kadar diğer oyunlardan tecrübe edindiğimiz birçok dövüş sisteminden çok daha farklı bir sistem ile karşı karşıyayız. Bu yüzden mümkün mertebe oyun içi video izlemeniz ve oynayan kişilerin forumlar aracılığı ile paylaştığı yorumları incelemenizi tavsiye ederim. Leveling sistemi ( karakter geliştirme sistemi ) diğer MMORPG' lere göre biraz daha zaman alıcı diyebilirim. Mutlaka bir çoğunuz kafanızda belirlemiş olduğunuz birkaç class'ı belli bir level'a kadar oynayarak tercih yapmayı planlamıştır. Ancak dediğim gibi oyunun leveling sistemi size uzun saatler süren evreler yaşatacağı için, birkaç karakteri belli bir level'a kadar oynayıp kesin bir karara varabilmek çok uzun sürebilir. Eğer bu konuya " Zaman çok değerli! Bir an önce karakter seçimimi yapıp onu en üst level'a ulaştırmalıyım " şeklinde yaklaşıyorsanız, bir miktar araştırma size ciddi anlamda zaman kazandırır. Oyunun içerdiği savaş sistemi , özellikle yakın dövüşler konusunda çok detaylı, bu yüzden sizlere az önce verdiğim tavsiyeye bir ek yapmam gerekirse, karakter yaratırken kendinize " Yakın dövüş mü ? yoksa Ok / Yay ikilisi ya da Büyü mü ? " diye sormalısınız. Bu tür oyunlarda her zaman " - Yeni karakter, yeni başlangıç " gibi bir imkan vardır, yine de kendinizi Hyboria'nın karanlık ve acımasız dünyasında en iyi nasıl savunabileceğiniz konusunda iyi bir tercih yapmak lazım...
Acımasız derken, ne kadar mı acımasız? Ne kadar mı karanlık ? Merak etmeyin, class'lar ile ilgili detaylara değindikten sonra o karanlık konulara da geleceğiz :)
Class'lar konusundaki detaylar o kadar geniş ki, inanın her bir class ile ilgili sayfalarca yazı yazmak mümkün. Ancak class seçimi ile ilgili detayların, karakter yaratmak adına oyuncular tarafından incelenmesinin daha objektif bir değerlendirme olacağına inandığım için, class' lar ile ilgili ana hatları sizlerle paylaşmanın daha uygun olacağını düşünüyorum. Eşi benzeri olmayan Hyboria' yı arşın arşın gezecek olan karakterin Class'ı tamamen sizin takdirinize kalmış...
Guardian: Guardian sınıfı, Hyboria dünyasında en geniş zırh seçeneğine sahip, eğitimli askerlerdir. Saldırılara karşı gelimiş defansif özelliklere sahiptir. Kalkan ve ağır zırh kullanabilme avantajı sayesinde savaş sırasında aldıkları hasarın büyük bir kısmını absorbe edebilirler. Büyü kullanamayan bir sınıf olmak ile birlikte en az defansif özellikleri kadar korkutucu ve usta saldırılar yapabilirler.
Conqueror: Conqueror sınıfı, Akilonya ve Kimmerya savaş liderlerinin üst rütbeli savaşçılarıdır. Savaş konusunda geniş bilgiye sahip, ender yetenekli eşsiz savaşçılardır. Savaş alanında müttefiklerine savaş çığlıkları ile ilham verirken, düşmanlarına ise korku salar. Çok güçlü ve ağır çift-elli silahlar kullanabilirler, hatta her iki eline birer silah alıp, bunları ustaca kullanabilirler.
Dark Templar: Dark Templar sınıfı, düşmanlarına karşı üstünlük sağlamak üzere ruhunu karanlık güçlere satmış savaşçılardır. Ağır zırh giyebilen, silahları sayesinde güçlü saldırılar yapabilen ve kullandığı karanlık güçler sayesinde yandaşları için koruyucu muskalar yaratabilir, veya düşmanlarına karşı kullanmak üzere okült güçleri açığa çıkarabilir. Bu güçleri kullanmak pahasına kendi yaşam enerjilerinden bile ödün verebilirler.
Demonologist: Demonologist sınıfı, eşsiz okült bilgisi ve büyü gücü aracılığı ile cehennemin en karanlık çukurlarında yaşayan iblisler ile işbirliği içerisindedir. İsteğini gerçekleştirmesi doğrultusunda çarpık bir güzelliğe ya da muhteşem bir güce sahip bir iblisi hizmetine çağırabilir. Eşsiz büyü gücü sayesinde doğanın gücüne hükmederek büyük bir yıldırım fırtınası ya da dev alev sütunları yaratabilir. Düşman hatlarına yönlendirdiği yıkıcı büyüler sayesinde savaşın kaderini değiştirecek güçlere sahiptir.
Necromancer: Ölümsüzler diyarının çarpık ruhları ile işbirlikçi olan Necromancer sınıfı, onları hizmetine çağırıp yönetebilecek bir güce sahiptir. Çürümüş cesetler olarak bedene bürünen bu ölümsüzler, onları hizmetine çağıran Necromancer' ı takip ederler. Sahip oldukları çarpık ve karanlık büyü gücü sayesinde ölümün soğuk dokunuşuna sahiptirler. Düşmanlarına karşı kullandığı yegane güç, kontrolü altında olan ölümsüzlerdir.
Herald of Xotli: Herald of Xotli, büyü ve silahların gücünü bir araya getirmiş bir sınıftır. Hem kılıç ustalığı hemde yaratabildiği göz alıcı büyüler sayesinde düşmanlarına karşı üstünlük sağlar. Kadim gecenin Atlantislilere korku salan demonik tanrısı Xotli' ye hizmet ederler.
Bear Shaman: Doğanın ruhunun onlara bahşetmiş olduğu güç sayesinde dev bir ayının gücüne sahip olabilen Bear Shaman sınıfı, bir ayı kadar güçlü ve tehlikeli saldırlarda bulunabilirler. Sahip olduğu totemler üzerinden doğanın gücünü yönlendirerek, yoldaşlarını iyileştirebilir ya da bu gücü düşmanlarına karşı kullanabilir. Doğanın onlara bahşettiği güç sayesinde o kadar güçlenirler ki, savaşta ölen yoldaşlarını tekrar hayata döndürebilirler. Kullanabildikleri çift-elli silahları çok ciddi saldırılar gerçekleştirmek üzere kullanabilirler.
Priest of Mitra: Adaletin ve özgürlüğün tanrısı olan Mitra' ya inanan ve kendini onun yoluna adayanlardır. Mitra'nın onlara bahşettiği kutsal güçleri iyileştirmekte ya da ölen bir müttefiği tekrar hayata döndürmekte kullanabilirler. Aynı zamanda kendilerine bahşedilen kutsal güç sayesinde zulümü ve yıkımı benimsemiş kişiler ile mücadele ederler. Etrafındaki yandaşlarını koruyabilecek, ya da düşmanlarını etkisiz hale getirebilecek yetenekleri sayesinde müttefikleri tarafından aranan ve sevilen bir sınıftır.
Tempest of Set: Stigya'nın yılan tanrısı Set'in takipçileri olan Tempest of Set sınıfı, tanrılarının onlara sunduğu yıkıcı ve çarpık güçleri kullanırlar. Diledikleri takdirde Set' in onlara bahşettiği bu güçleri yıkım ve kuraklık yaratmak üzere kullanırlar. Her ne kadar geçtikleri topraklarda yıkım ve ölüm getirseler de, diğer tanrıların takipçileri gibi onlar da iyileştirme ve yeniden hayata döndürme güçlerine sahiptirler.
Barbarian: Barbarian sınıfı, dayanıklılık, güç ve savaşa olan güçlü bağlılıkları ile bilinirler. Dirençli ve kaslı vücutları sayesinde düşmanlarına karşı ciddi bir fiziki üstünlüğe sahiptir. Savaş sırasında meydanlarda yankılanan savaş çığlıkları sayesinde düşmanlarının yüreklerine korku salarlar. Savaşta aldıkları yaralar onları zayıflatmaktan ziyade güçlendirir, daha güçlü ve daha agresif saldırılar ile düşmanlarına karşı daha ölümcül bir tehtid haline gelirler. Aynı zamanda tuzak kurmak ve ani saldırılar gerçekleştirmek konusunda beceriklidirler.
Assasin: Assasin, gölgelerin içerisinden ani saldırılar ile düşmanlarını pusuya düşüren, çok soğukkanlı ve ölümcül bir sınıftır. Dilediği takdirde düşmanlarına görünmeden bulunduğu yeri terk edebilir, yüksek disiplin ve konsantasyon gerektiren ağır eğitimleri sayesinde çok hızlı ve ölümcül saldırılar gerçekleştirebilirler. Gölgeler ve karanlık ile dost olan bu soğukkanlı katiller, Hyboria' da bilen en usta suikastçiler olarak bilinirler.
Ranger: Ranger sınıfı, düşmanlarının izini sürmek konusundaki kabiliyeti ve uzak mesafeli saldırılarda kullanılan silahlara olan ustalıkları ile bilinirler. Düşmanları ile savaşırken her ne kadar yakın mesafeden savaşmak konusunda becerileri olsa da, Ranger sınıfı genellikle düşmanlarına karşı gelişmiş nişan kabiliyetlerini kullanmayı tercih ederler. Uzaktan gerçekleştirdikleri saldırılar sayesinde düşmanlarına ölümcül hasarlar verebilir. Hyboria diyarında Ranger sınıfı için en sık söylenen söz ise " Cehennemden gelen bir güç ya da hiçbir büyü, bir büyücü usta bir Ranger'ın boğazına saplayacağı oktan koruyamaz.
Bir diğer dikkat çeken nokta ise, birebir savaş sisteminin ( PvP ) sınırlarının, gerçek zamanlı olarak oyuncuların el becerileri ve yeteneklerine dayanmasıdır. Elinizdeki silahların ne kadar ölümcül olduğu, savaşın gidişatı ve karşılaştığınız durumlarda kimin yaşayıp kimin öleceği, tamamen savaş sırasında rakibinizin zayıf noktalarını keşvedip, yakaladığınız açıkları iyi değerlendirmekten ibaret. Ayrıca at üzerinde savaş gibi bir yeniliğe imkan veren Age of Conan, bu yenilikler ile büyük bir ilgi toplamış durumda.
" Kelleler Kopacak ! "
" Yaşayın! - Savaşın! - Keşvedin ! "
İşte Funcom yaratmış olduğu bu eşsiz dünyayı bu şekilde tanımlamayı uygun görüyor. Age of Conan' ın nasıl bir oyun olduğunu tam anlamıyla ifade edebilmek için bir yerden sonra kelimeler yetersiz kalıyor. Bu dünyaya dair birçok güzelliği buraya kadar incelemiş bulunmaktayız. Ancak her güzelin bir kusuru olur değil mi ? Şimdi birazda bu kusurlardan ve teknik kısımlardan bahsedelim...
Grafikler gerçekten çok güzel, modellemeler kendine özgün ve yer yer diğer oyunlardaki göz alıcılıktan ziyade sadeliğin güzelliği tercih edilmiş. Gözümüze çarpabilecek her türlü detay gerçekten de etkileyici, hele ki oyunun müzikleri insanı öyle bir alıp götürüyor ki, bazen o an ne yaptığınızı ya da ne yapmanız gerektiğini unutuyorsunuz. Fakat birçok yeni oyunda olduğu gibi Age of Conan için de güzellik = donanım gücü diyebiliriz. Yeterli donanıma sahip olduğunuz takdirde oyundaki tüm görsel güzelliklerden nasibinizi alabiliyorsunuz. Oyun DirectX 10 & çoklu çekirdek desteğine sahip. Online bir oyun olması itibari ile kafalarda oluşan en büyük sorulardan biri ise latency ( gecikme ) problemi olup olmadığı. Görünüşe bakılırsa Age of Conan için geliştirilen server & instance sistemi lag problemini çözmüş durumda. Ancak oyunun henüz çok yeni olmasından kaynaklanıyor olsa gerek, bazı kullanıcılar bir anda bağlı oldukları server'dan düştükleri ya da uygulamanın sonlanıp bilgisayarın masaüstü ekranına döndüğü gibi şikayetler sözkonusu. Her ne kadar yeni bir oyun olsa da, uzun süreli bir beta aşamasından sonra mutlaka giderilmiş olması gerektiğini düşünüyorum. Oyunun kısayoluna tıkladığınızda, kullanıcı adı ve şifre bölümüne gelmeniz biraz zaman alabiliyor ki hemen hemen her gün yeni bir patch yüklemek durumunda kalabiliyorsunuz. Yeni bir oyun olduğu için oyun içerisinde karşılaşabileceğiniz bug'lar fazlası ile mevcut. Her oyunda olduğu gibi Age of Conan'ın da sistem gereksinimleri ve kullanılması tavsiye edilen sistem, oyunun arka kapağında belirtilmiş. Ancak dürüst olmak gerekirse belirtilen sistem gereksinimlerine biraz fazla iyimser yaklaşıldığını düşünüyorum. Özellikle1 GB RAM & nVidia 6600 ya da muadili bir kartın, en düşük seviyede ayarlarda bile akıcı bir FPS' ye olanak vermediğini belirtmek lazım. Kaldı ki Age of Conan'a atacağınız ilk bakışın, yüksek seviye ayarlarda daha büyüleyici olduğunu söyleyebilirim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder